“Durumum Daha İyi”

Posted June 14th, 2011 at 9:28 am (UTC-5)
Leave a comment

Barış Ornarlı – Washington

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) üçüncü kez iktidar oldu – her iki kişiden birinin oyunu aldı. Üçüncü kez destek oranını arttırarak tarihi bir zafere de imza attı. Amerika’nın Sesi’ne seçim sonuçlarını değerlendiren gözlemciler “mutlak zafer” ifadesini kullandı.

Demokrasi vurgusu yaptı, kucaklayıcı olacağını söyledi

Erdoğan Ankara’da Genel Merkez’de yaptığı balkon konuşmasında kucaklayıcı bir mesaj vermeye çalıştı. “AK Parti’ye oy vermiş olsun olmasın, 12 Haziran 2011 seçimlerinin galibi inşallah hiç şüphesiz Türkiye’dir. Bu aziz millettir. Bugün bir kez daha Türkiye kazanmıştır. Bugün bir kez daha demokrasi kazanmıştır. Bugün bir kez daha milli irade kazanmıştır,” dedi ve konuşmasına demokrasi ve milli irade vurgusu yaparak devam etti. “Milli irade üzerindeki vesayet, hukuk dışılık, üstünlerin sultası, yine tartışmasız bir şekilde kaybetmiştir,” dedi Başbakan.

Ama seçmenin oyunu başka bir şeyin belirlediğini düşünüyorum. En azından Ankara’da konuştuğum AKP seçmeninden edindiğim izlenim buydu.

Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş, Pazartesi günü yayınlanan yazısında Devlet Bakanı Egemen Bağış’ın bir tespitini aktardı: “İstanbul’da Egemen Bağış’la seçim bölgesinde dolaşırken, o “istikrar” dedikçe ben “Ya ifade özgürlüğü? Hapisteki gazeteciler?” dedim. Hiç unutmuyorum, Bağdat Caddesi yakınlarındaydık. Durdu, “Biliyor musunuz, şu ana kadar seçim gezilerinde bana tutuklu gazeteciler meselesini soran kimse olmadı…’ dedi.”

Aynı şekilde, Ankara’da geçirdiğim kısa süre içinde konuştuğum ve AKP’ye oy vereceklerini söyleyen seçmenler de “vesayet veya üstünlerin sultasından” söz etmiyordu.

Beni seçim sabahı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün oy kullandığı Çankaya İlköğretim okuluna götüren taksici “adam çalışıyor,” diyordu.  Son dönemde krediyle ev alabildiğini – bunun daha önce mümkün olmadığını – kiraların düştüğünü anlatıyordu. Yani, son sekiz-dokuz yıl içinde kendi durumunun iyileştiğini söylüyordu.

Zaten bütün mesele de bu, çoğu seçmen cebine, cüzdanına bakarak oy kullanıyor. Amerika’da 1980 seçiminde Ronald Reagan Jimmy Carter’ı yenilgiye uğrattığında aynı soruyu sormuştu, “dört yıl öncesine göre daha iyi durumda mısınız?”

Bu seçmen, bu seçimde, ‘evet’ dedi.

 

Taksicilerle Sohbet – Foto-Röportaj

Posted June 9th, 2011 at 9:23 am (UTC-5)
7 comments

Barış Ornarlı – Washington

Gazetecilerin – özellikle yabancı muhabirlerin – göreve gittiği şehirde taksicilerin görüşlerine başvurması eskiye dayanan bir alışkanlıktır. Kimilerine göre kolaycılık ama yine de keyifli bir gelenek bence.

Ankara’da taksicilere görüşlerini sordum. Kime oy vereceklerini, onlara göre Türkiye’nin en büyük sorununun ne olduğunu sordum. İzin verenlerin arabalarında fotoğraf çektim.

Görüşlerini paylaşan Ankaralı taksicilere teşekkürler…

Kılıçdaroğlu’ndan Demokrasi ve Özgürlük Vurgusu

Posted June 7th, 2011 at 8:05 pm (UTC-5)
Leave a comment

Barış Ornarlı – Washington

Ankara’nın trafiğini bilmediğim için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla yapacağım söyleşi için erkenden yola çıkmayı uygun gördüm. Washington’un en büyük dertlerinden biridir trafik. İstanbul kadar olmasa da. Ben de o yüzden “Temkinli olayım, erken çıkayım” dedim. CHP Genel Merkezi’ne vardığımda randevuma daha 45 dakika vardı. 12’nci kattaki Özel Kalemin bekleme salonunda beklemeye koyuldum. İkramım kahve oldu…

Bu söyleşinin Ankara’da yapılması için CHP’li yetkililer bize gerçekten büyük bir jest yaptı ve bu sefer İstanbul’a gidemememizi anlayışla karşıladılar. Kameraman arkadaşım Murat Yurtdaş’la birlikte Kılıçdaroğlu, makamında sorularımızı yanıtladı.

Kılıçdaroğlu’nun mitingler nedeniyle sesi kısılmıştı. Yardımcıları, söyleşiden önce kendisine kaya şekeri verdiler – iyi gelirmiş. Cumhuriyet Halk Partisi’ne göre Kılıçdaroğlu 12 Mart’tan bu yana dört il hariç Türkiye’nin her köşesine gitmiş. Yoğun bir seçim programının son günlerinde biraz yorgun ancak umutlu görünüyordu.

Mülakat sırasında da söyledi: “Ben yaşamımın hiçbir döneminde umutsuz olmadım. Çünkü halkın sağduyusuna güveniyorum,” dedi. Kamuoyu yoklamalarını sordum – biz yaptırmıyoruz dedi. Ancak, seçmenden bulacağı destek, hatta Türkiye’de solun oy potansiyeli konusunda da umutlu olduğunu belirtti: “Biz önümüzdeki süreçte oylarımızı ciddi oranda arttıracağımıza inanıyoruz. Bunun işaretlerini miting meydanlarında görüyoruz.”

İngiliz Economist dergisinin “Türkiye’de demokrasinin desteklenmesi için muhalefete oy verilmesi gerektiği,” yorumunda bulunmasını da konuştuk. Esasen bu Amerika’da sıkça gördüğümüz bir şey. Hemen her gazetenin yayın kurulu seçimlerde destekledikleri adaylar açıklar. Amerika’da örneğin 2008 seçimlerinde Washington Post ve New York Times gazeteleri başyazılarında Barack Obama’nın adaylığını desteklediklerini açıklamıştı. Economist dergisi de öyle…

Economist dergisi, yorumunda, şöyle yazmıştı: “Erdoğan ordu ve yargıyla mücadelesini kazandığından beri çok az sayıda denge ve denetime tabi oluyor. Bu, durum Erdoğan’ın doğasından gelen eleştiriye karşı hoşgörüsüz tutumunu iyce sergilemesine izin verdi ve otokratik içgüdülerini besledi. Yolsuzluk artıyor gibi görünüyor. Basın özgürlüğü tehdit altında. Türkiye’de Çin’dekinden daha fazla gazeteci hapis yatıyor. Erdoğan’ın kaygı verecek kadar çok sayıdaki karşıtı ve düşmanı, ki bunlara çok sayıda emekli subay da dahil, soruşturma altında. Bazıları hakkında abartılı komplo suçlamaları var.”

Kılıçdaroğlu da söyleşide demokrasi ve özgürlükler konusunda güçlü ifadeler kullandı: “Türkiye’de demokrasi ve özgürlükler açısından ciddi kaygıları sadece batı dünyası yaşamıyor, biz de yaşıyoruz. Ortaçağ da bile olmayan bazı uygulamalar bu iktidar döneminde yaşandı,” dedi… İktidar partisi yetkilileri için, “Bu insanların kafasında demokrasi yoktur, özgürlük yoktur. Bunlar sadece ve sadece kendi söylemleri için demokrasi isterler. Kendi söylemleri için özgürlük isterler. Karşıt düşüncelere onların kafalarında asla yer yok,” dedi.

Bize 20 dakika ayırdı, sorularımızı yanıtladı ve uğurladı Kılıçdaroğlu. Aşağı indiğimizde Söğütözü’ndeki CHP Genel Merkezi önünde seçim otobüsleri ve gazeteciler toplanmıştı. Kemal Kılıçdaroğlu’nu söyleşimizin ardından da yoğun bir trafik bekliyordu. Sıradaki durağı Ankara’daki ilçelerdi; yola koyuldu CHP Genel Başkanı…

Esenboğa’da Sandıklar

Posted June 2nd, 2011 at 11:23 pm (UTC-5)
Leave a comment

Barış Ornarlı – Washington

Ankara’da Esenboğa havalimanında gümrükten çıktıktan sonra hemen solunuzda seçim sandıkları, seçim görevlilerini görüyorsunuz. Seçmeni nazik bir şekilde karşılıyorlar, yardımcı olmaya çalışıyorlar. Pasaportunuzu gösteriyorsunuz.  Yetkililer, seçim kaydınızın yurt dışında olduğunu doğruluyor ve oy pusulanızla zarfınızı uzatıyorlar, oyunuzu kullanmanız için size yer gösteriyorlar…

12 Haziran seçimleri için 10 Mayıs’tan bu yana Türkiye’nin 25 gümrük kapısında yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları için sandıklar kuruldu. Yurtdışında sandığa kayıtlı 2.5 milyon seçmen var.

Gerçi, yurtdışında yaşayan seçmenler bu yıl ciddi bir hayal kırıklığı yaşadı. Seçimde Konsolosluklarda oy verilebileceği yönünde ciddi bir beklenti vardı. Ancak yurt dışında oy kullanılması için yapılması gereken hazırlıklar Yüksek Seçim Kurulu’nun belirlediği takvime yetişmedi.

Amerika dahil bir çok ülkede bu eksik giderilmiş durumda. Yurtdışında yaşayan bir Amerikan vatandaşıysanız oyunuzu posta yoluyla kullanmanız mümkün. Amerika’nın birçok eyaletinde posta yoluyla oy kullanmak istediğinizi belirttiğinizde mazeret göstermeniz bile gerekmiyor.

Yurtdışında yaşayan Amerikan vatandaşlarının oy kullanma hakkı kanunla düzenleniyor. Buna göre Amerikan askerleri, gemilerde çalışan Amerikan vatandaşları; yurt dışında görev yapan kamu personeli ve diğer göçmen Amerikan vatandaşları oyunu zarfa koyup gönderiyor.

Dün benim indiğim saatlerde Esenboğa tenhaydı. Sandıkların başında bir seçmen, cam bölmeden torununu görmeye çalışan bir kadın vardı.

Fotoğrafta en öndeki sandıkta tek bir sarı zarf var… 🙂


Bu arada Amerika’da soranlar oldu… Yurtdışında yaşayan seçmenlerin gümrük kapılarında oy vermesi için geçerli T.C. pasaportunu göstermeleri gerekiyor. Gümrük kapılarında Nüfus Cüzdanı yeterli değil… Tabii oy verebilmek için seçmen kaydınızın da yurtdışında olması gerekiyor. Kaydınızın yurtdışında olup olmadığını tespit etmek için tıklayın: http://ysk.gov.tr/ysk/secmenBilgiYurtdisi.jsp

 

Bu arada, merak ettim baktım. 2007 seçimlerinde yurtdışındaki seçmen nasıl mı oy kullanmış?

 

Rakamlarla Seçim

Posted May 28th, 2011 at 5:55 pm (UTC-5)
1 comment

Barış Ornarlı – Washington

12 Haziran Pazar günü yapılacak Genel Seçimlere sadece 15 gün kaldı. 15 partinin katıldığı seçimde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 24’ncü dönem milletvekilleri belirlenecek. 2011 genel seçimlerinde yaklaşık 50 milyon seçmen 200 bin sandıkta oyunu kullanacak.

Seçmen Sayısı: 50.189.930

Sandık Sayısı: 199.207

Türkiye’de en çok milletvekili çıkaracak il 85 milletvekili ile İstanbul. Hemen ardında 31 milletvekili ile Ankara var. En az milletvekili çıkaracak olan il ise Bayburt. Bayburt’ta tek milletvekilliği için 14 aday yarışıyor. (23’ncü dönemde Bayburt’u iki milletvekili temsil ediyordu – ikisi de AK Partili’ydi)

Seçimlerde Türkiye genelinde, çoğu siyasi partilerin listesinden, 7.695 aday yarışıyor. Bu adayların 203’ü bağımsız olarak adaylıklarını koydu. Aday olabilmek için yatırdıkları harç miktarı 7.734 TL oldu.

Yoklamalar

2011 Genel Seçimleri için yapılan kamuoyu yoklamalarına göre seçimin genel anlamda nasıl sonuçlanacağı belli olsa da partilerin oy oranlarında değişkenlik görülüyor. 2011 yılında yapılan farklı araştırmalarda Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) %50,1 – %43,5 arasında; Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) %30,7 – %24,4; Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) %15,1 – %11,2 arasında oy alabileceği görülüyor.

Kamuoyu yoklamalarının işaret ettiği sonuçlar bunlar. Ancak uzmanlar bir başka konuya dikkati çekiyor. O da Türk seçmeninin kararını son anda vermesi. “Siyasette bırakın 15 günü bir haftanın bile uzun süre olduğunu da unutmamak lazım” diyorlar.

Katılım

Rakamlarla seçim dendiğinde yukarıdaki bilgiler ilginç ama Türkiye’nin övünmesi gereken bir başka rakam var: Seçimlere katılım oranı… 22 Temmuz 2007 genel seçiminde Türkiye’de katılım oranı %84,25 olarak tespit edilmişti. Amerika’da en son seçimde bu oran %61 civarındaydı. Uluslararası Demokrasi ve Seçim Yardımı Enstitüsü’nün verilerine bakıldığında fark daha net anlaşılıyor. Verilere göre Avrupa ülkeleri ve Amerika’da yapılan son seçimleri baz alarak katılıma oranlarında Türkiye yedinci sırada yer alıyor.

12 Haziran’a Geri Sayım

Posted April 24th, 2011 at 9:35 pm (UTC-5)
9 comments

 

12 Haziran seçimlerinde oyunuz hangi partiye? Partiler hakkında ne düşünüyorsunuz? Adayların seçim konuşmaları tatmin edici mi? Bu seçimde sizce en önemli konular neler?
12 Haziran seçimleriyle ilgili görüşlerinizi bu blogda paylaşın. Görüşlerinizi bekliyoruz.