(Fotoğraflar: The WRI Center for Sustainable Transport/EMBARQ)

19‘uncu Washington Çevre Filmleri Festivali Salı günü başladı. 27 Mart’a kadar sürecek olan festivale 40 ülkeden toplam 150 belgesel, animasyon ve uzun metrajlı film katılıyor. Washington’un doğa ve sinema dostları, kentte 60 sinema salonunda gösterilen filmleri izleme yarışına girmiş durumda. Festivale 52 film yapımıcısı-yönetmenle çevre uzmanı 94 özel konuk da katılıyor. Tehdit altındaki orman ve okyanuslar hakkında bir film izlemek mi istiyorsunuz ya da flamingoların geleceği veya trafik kargaşası mı ilgi alanınız. Bu yıl festivalde hepsi var. Festivalde 40 ülkeyi temsil eden 150 film sadece belgesellerden ibaret değil. Animasyonlar, arşivler ve deneysel yapımlar da var. Enerji Film Serisi de ilginç.  Dünya Kaynakları Enstitüsü’nde ve başka sinemalarda gösterilen ve sağda afişini gördüğünüz “Overdrive: Istanbul in The New Millenium” adlı Türk belgeseli de enerji filmlerinden.

Filmin yönetmeni Aslıhan Ünaldı. Yazar-yönetmen-prodüktör Ünaldı İstanbul’da doğmuş, orada büyümüş. Amerika’nın saygın üniversitelerinden Yale’de Uluslararası İlişkiler okumuş. Master derecesini de New York Üniversitesi Tisch Güzel Sanatlar Okulu’ndan filmcilik dalında almış. Razan adlı kısa metrajlı filmine 2006 yılında Rotterdam Film Festivali’nde ödül verilmiş. Ünaldı’nın “Overdrive: Istanbul in the New Millennium” adlı filmi kontrolsuz kentleşmenin ve nüfus artışının yolaçtığı sosyal ve çevresel sorunları irdeliyor. Film 80 dakika. Filmin, yönetmen Ünaldı’nın da katılacağı galası 24 Mart’ta.

EMBARQ’ın Türkiye Sürdürülebilir Ulaşım Merkezi (SUM-Türkiye) Direktörü Sibel Bülay da yönetmen Ünaldı’yla birlikte filmin gösterildiği yerlerde konuşma yapacak. EMBARQ festivalin sponsorlarından. EMBARQ Türkiye, Meksika, Brezilya, Hindistan ve And Dağları Bölgesi’nde beş merkezde çevreyle uyumlu ve mali olarak sürdürülebilir ulaşım çözümleri uygulayarak halkın yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlıyor. Mühendislik ve mimarlıktan, hava kalitesine, coğrafyadan gazeteciliğe, sosyolojiden medyaya kadar çok çeşitli alanlarda 100’den fazla uzmanla çalışan EMBARQ, büyük kentlerde çevreyle dost çözümler üretiyor.

Festivalin ‘Sinemada Sanatsallık’ ödülünün bu yılki sahibi İsviçreli yönetmen Mark Wolfensberger’in ‘Oil Rocks-City Above the Sea’ adlı yapıtı. Film, Sovyetler Birliği zamanında, 1949‘da deniz üzerine kurulmuş en büyük petrol platformunun öyküsünü anlatıyor. ‘The Pipe’ adlı yapım İrlanda’nın el değmemiş kıyılarında inşa edilen petrol boru hattının yerel çiftçilerle balıkçıların hayatını nasıl etkilediğini anlatıyor. Afrika’dan katılan ‘White Lion’, Güney Afrikalı yönetmen Michael Swan’ın çektiği, tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan büyük kedileri anlatan bir belgesel. Belgeselde Afrika efsanelerine göre tanrıların elçisi olarak bilinen ve türüne çok az rastlanan beyaz bir aslanın acımasız avcılara karşı verdiği mücadele anlatılıyor. Festivalde ilginç bir yapım da İsveçli yönetmen Stephan Jarl’ın ‘Submission’ adlı filmi. Bu film de, günlük hayatımızda içiçe yaşadığımız 100 binden fazla kimyasal maddeyi konu alıyor. ‘A Community of Gardeners’ adlı belgeselse Washington’un banliyölerinde yaşayan gönüllü bahçıvanları anlatıyor. Yapımcı Cintia Cabib arka bahçe bahçıvanlığının sadece ağız tadıyla yenen  taze sebze meyve sağlamakla kalmadığını, birçok farklı etnik kökenden gelen Washington bölge halkına memleketlerini hatırlatıp nostalji yaşattığını söylüyor. Bir de kuşkusuz açık havada daha çok zaman geçirip bol oksijen almalarına,  güneşten yararlanmalarına,  özetle sağlıklı yaşamalarına da katkıda bulunuyor. Arka bahçe bahçıvanlığı son yıllarda Washington’da çok moda oldu.

(Fotoğraflar: The WRI Center for Sustainable Transport/EMBARQ)

Geçen yılki Washington Çevre Filmleri Festivali’ne  katılan filmleri 26 bin kişi izlemişti.  Festival boyunca sadece filmler değil aynı zamanda tanınmış bilim adamları ve film yapımcılarının katıldığı paneller de büyük ilgi görmüştü. Festivali düzenleyenler,  bu yıl kamuoyunun iklim değişikliği ve çevre sorunlarıyla ilgili kaygılarının artmasının katılımı da arttıracağını tahmin ediyor. Bakalım beklenen olacak mı? İklim değişikliklerinin bütün hayatımızı etkilediği bugünlerde festivalin ilgi görmesine şaşmamak gerek. Washington Çevre Filmleri Festivali 1993 yılından beri yapılıyor.

Üstteki  resim “Crimson Wing: The Mystery of The Flamingos” adlı filmden. Bebek flamingoların yaşamı ve biz insanların onlar için yarattığı tehlikeler konusu.

Bu resimler de Aslıhan Ünaldı’nın İstanbul filminden ve yine The WRI/EMBARQ sitesinden:

Filmi  izleyip Ünaldı ve Bulay’la konuştuktan sonra bu konuya tekrar döneceğim. Peki, çevre konusunda yeterince duyarlı mıyız, ne düşünüyorsunuz? İstanbullular,  tabii Ankaralılar ve bütün megakentlerde yaşayanlar, görüşlerinizi yazın. Hepimiz biliyoruz yazmak kolay değil ve modern teknolojinin herşeyi bilgisayarlar, cep telefonları ve televizyonlarla önümüze cömertçe serdiği günümüzde yazmak zaman kaybı sayılabilir ama inanın bana yine de yazmakta yarar var çünkü bu konuda ne düşündüğünüz gerçekten çok  önemli. Yazın, paylaşalım. Birbirimizle,  yazmakla, doğal güzelliklerle ve de tabii çevreyle dostluğumuz kalıcı olsun!

EMBARQ videolarını izlemek için:

http://www.embarq.org/en/multimedia/videos

Dünya Kaynakları Enstitüsü’nün sitesi  için:

http://www.wri.org