4 Nisan Dünya Mayın Bilinci Geliştirme Günü olarak kutlanıyor her yıl. Bu yılki kampanyaya günün sloganı damgasını vurdu: “Bacağını Ödünç Ver”. Türkiye’de 10 bin mayın mağduru var. Resmi rakamlara göre her yıl 200 kişi mayınlar yüzünden hayatını kaybediyor. Peki mayın sayısı? Resmi tahminlere göre, Türkiye’de en az bir milyon mayın var. Bunların 600 bini Suriye sınırında. Ayrıca İran, Irak, Gürcistan ve Ermenistan sınırında mayın olduğu biliniyor. Bir de Türkiye içinde PKK’nın yerleştirdiği söylenen mayınlar var, bunların sayısı kesin değil. Türkler dört kuşaktır mayınlarla kucak kucağa yaşıyor.
Dünyada 60 ülkede mayın döşeli. Afganistan bu konuda en tehlikeli ülkelerin başında geliyor. İşte Afganistan’dan bir öykü size. Firuz Alizade, 1996’da Afganistan’da bir mayına basmış 14 yaşındayken ve patlamayla kendinden geçmiş. “Kendime geldiğim zaman hemen öleceğimi düşündüm ama ölmedim. Sol ayağım havaya uçmuştu. Kollarım, bacaklarım, heryerim kan içindeydi” diye anlatıyor başından geçen olayı. Firuz, “Hayatta kalmam bir mucize, yardım alabileceğim, kanamamı durduracak bir ilk yardım ekibine ulaşmam tam 7 saat sürdü. Tam 13 saat sonra beni kanlar içinde hastaneye ulaşatırdılar, ameliyata aldılar,” diye devam ediyor.
Firuz Alizade bugün kısaca ICBL olarak bilinen Uluslararası Kara Mayınlarını Yasaklama Girişimi’nin kampanya yöneticisi. Grubun kurucusu ve kordinatörü Jody Williams, 1997’de Mayınları Yasaklama Sözleşmesi’nin öncüsü olarak Nobel Barış Ödülü aldı. Anlaşma 1 Mart 1999’da yürürlüğe girdi. Bugün ülkelerin yüzde 80’i, mayınları yasaklamış durumda, artık mayın üretmiyor, milyonlarca mayın da zararsız hale getirildi. Ancak Alizade, çabaların devam etmesi gerektiğini vurguluyor ve nedenini şöyle açıklıyor: “Günde ortalama 12 kişi mayınlar yüzünden ölüyor veya sakat kalıyor. Bu, yılda 4-5 bin kişi demek. Bugün mayınlar hala en az 60 ülkede can alamaya devam ediyor.”
Dünyanın en mayınlı ülkelerinden biri de Colombia. “Bacağını Ödünç Ver” kampanyasının öncüsü de Colombia’daki İnsan Hakları Derneği ARCAGELES. Derneğin başkanı ve kurucusu Juan Pablo Salazar, mayın sorunundan etkilenmeyenlerin bu soruna zaman ayırmamasnı eleştiriyor ve “İlle de yakınlarımızın ölmesi veya sakat kalması mı gerekir?” diye soruyor. Bugüne kadar 158 ülke Mayınların Yasaklanması Sözleşmesi’ni imzaladı. İmzalamayanlar arasında Amerika, Rusya ve Çin var.Obama yönetimi bu konudaki politikasını gözden geçirdiğini ve müttefiklerine karşı olan güvenlik taahhütlerini yerine getirmesini engelleyebileceği veya kendi ulusal çıkarları açısından zayıflığa neden olacağı gerekçesiyle sözleşmeyi imzalamayacağını tekrarladı.
İşin doğrusu, bireysel olarak hepimiz mayınların yarattığı tehlikeyi biliyor ve ortadan kaldırılmalarını istiyoruz. Bunun için de “Bacağını Ödünç Ver” kampanyasına ben gönülden destek veriyorum. Ya siz?
hülya abla çok hızlısınız hızınıza yetişemiyorum gerçekten. mayın çok büyük bir dram bence. öldürdügünü öldürüyor öldüemediginide saka bırakıyor. bacagını ödünç ver kampanyasını canı gönülden desdekliyorum. ülkemizde ve dünyada mayınlı arazi ve ve illet asla olmasın diyorum.
ülkemizdeki mayınlı araziler tamamen yasak fakat kaçakçılar ve çocuklar bazen mayınların hışmına ugrayabiliyor. ve birde güney doguda ve kuzay ırakta düşünce bozuklugu olan terörüstlerin döşedigi mayınlar mehmetçigimize zarar veriyor veya şehit ediyor. çok üzgünüz.
kısaca yaşamımda yaşadıgım bir hikaye ve iltifatı aktarmak istiyorum. bizim cafenin sahibi arkadaşım olan levent iyi niyetinden dolayı bazı kurnazlar dolandırmış. veya verilen sözler yerine getirilmemiş. birgün cafeye gittim barut gibi olmuş. anlattı anlattı ve şöyle dedi. sana birşey diyecegim darılma dedi. söyle darılmam dedim.
bu hayatta kayserililer gibi olacaksın onların hepsi eşege benzer hayatın mayınlarına asla basmazlar ve hayatta magdur olmazlar dedi. işte bir örnekde sensin. dedi. darılma ama ben dogruyu söylüyorum dedi. bu hayatta yaşamak istiyorsa kayserili olacaksın hayatın mayınlarına basmayacaksın yani, eşek olacaksın dedi. arkadaşım levent iyi birisi fakat bazen çileden çıkartıyorlar.eşşek deyince aklıma demokratların maskotuda gelmedi degil yani…
saygı ve seviglerimle.
not:hayatın mayınlarına basmayanlara kayserili diyorlar. arkadaşım levent hakaret ediyormuş gibi olsada büyük bir iltifat etti .. kolay degil 5000 yıllık tarihin topraklarında dogmak….
Kampanyaya destek verdiğiniz için çok teşekkürler. Dediğiniz gibi günün birinde mayınsız, tehlikesiz bir dünyaya kavuşmak umuduyla. Geçen mesajınızda Boncuk’tan bahsetmiştiniz. Onu çok sevdiğiniz anlaşılıyor. Benim de bir kedim vardı adı George idi. Geçen yıl öldü. Bizim eve alınan bütün kuşların, balıkların, kedilerin adını çocuklar hep George koydular nedense. Şimdilik arasıra birkaç aylığına ziyaretimize gelen oğlumun kedisi ve köpeğiyle avunuyoruz. Köpek “pug” dedikleri cinsten, çok büyük değil. Adı Falafel. Birgün buradaki hayvan barınakları ve hayvanlara nasıl davranıldığı hakkında da yazacağım. Son günlerde TR’den gelen, köpeklerin eziyet görmesi ve yakılması gibi haberlere çok üzülüyorum. İnsan bir canlıya nasıl eziyet eder, onu nasıl yakarak öldürür, bunu anlamak mümkün değil. Daha iç açıcı konularda buluşmak üzere.
hülya abla ölen kediniz için çok üzüldüm. george yi çok seviyordunuz galiba. george ismi çok populer olsa gerek. bu arada oglunuzun sitesini bulmuş ve üye olmuştum arasıra haber alıyorum. güzel resimlere rastlayabiliyorum. falafel ile boncuk un arkadaş olmasını çok arzu ederdim fakat ayrı dünyaların köpekleri. ikisinin ortak yanıda çok sevilmeleri olsa gerek. en iyi dileklerimle. saygı ve sevgiler….
George’u seviyorduk tabii. 18 yıl yaşadı. Oğlum bu ara Gürcistan’da. Resimlerini ben de beğeniyorum! Bir de video var, onu da izleyin. Yeni bir kaykay valizi göösteriyor. Çok kullanışlı. İyi günler, en iyi dilekler.