Amerikan ekonomisi belini doğrultmaya çalışır ve bütçe krizi devam ederken, ABD yeni bir vurgun yedi! Kışın vazgeçilmezi olan ve insanı paçavraya çeviren gribin pençesinde kıvranıyoruz birkaç aydır. Amerika’da hastaneler grip hastalarıyla dolu, aciller ve klinikler hastalara yetişemiyor. Sağlık kuruluşlarında doktor ve hemşireler tam kadro çalışıyor. Bu yıl Amerika tarihinin en kötü grip salgınını yaşıyor.

Grip, “influenza” virüsünün solunum yoluyla insan vücuduna girmesiyle oluşan ve salgınlara yol açan bir enfeksiyon hastalığı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün verilerine göre, grip her yıl dünya nüfusunun yüzde 5’ini etkiliyor. Hastalık, tüm tehlikelerine rağmen genellikle hafife alınıyor. Oysa gribin neden olabileceği komplikasyonlar sonrasında özellikle yaşlılar, çocuklar, kronik hastalığı olanlar ve bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde ölüme kadar varabilen ciddi sonuçlar doğurabiliyor.

Amerika’da grip gerçekleri:

• Amerika’da her yıl nüfusun yüzde 5 ila 20’si grip oluyor
• Ortalama 200 bin kişi hastanede tedavi görüyor
• Her yıl yaklaşık 24 bin kişi grip yüzünden hayatını kaybediyor
• Ölenlerin yüzde 90’ı, 65 yaşın üzerinde
• Uzmanlara göre gribe karşı en iki korunmayı grip aşısı sağlıyor.

Washington yakınlarındaki Medstar Montgomery Hastanesi Başhekimi Michael Kerr, son üç dört hafta içinde grip veya griple ilgili sağlık sorunları yüzünden kendilerine başvuran hastaların hızla arttığını ve kadroyu devamlı takviye etmeleri gerektiğini söylüyor. Hasta sayısının çokluğu nedeniyle doktor Kerr kadroda yüzde 50’ye varan artış yaptıklarını anlatıyor. Doktorların bazıları da ihtiyaca bakarak gönüllü olarak çalışmalara katılıyor.


Washington bölgesindeki doktorlara göre, grip olanlar için ilk 3’le 5 gün arası zor geçiyor. Grip aşısı olanların hastalığı daha hafif geçirdiği söylense de aşı oldukları halde grip yüzünden yatağa düşenlere de rastlamak mümkün. Doktor Kerr, grip açısı için geç olmasına rağmen, yine de aşı tavsiye ediyor ve “bu yıl kötü bir grip mevsimi yaşandığı için koruması az gelse de aşı yaptırmak iyi bir önlem” diyor. Peki gribin çalışma hayatına etkisi ne? Bu kadar çok kişi hastalanınca, verim ne kadar düşer? Gripten nasıl korunabiliriz? Gribe yakalandıysak ne yapmalı, hastalığı kısa zamanda atlatmak için ne gibi önlemler almalıyız? Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doktor Elif Hakko bakalım bu konuda ne diyor.

Grip Aşısı Ne Zaman Yapılmalı


Yaş ve cinsiyet ayrımı yapmadan herkesi tehdit eden gribi ve neden olabileceği ciddi komplikasyonları önlemenin tek yolu grip aşısı. Aşılama, gribe bağlı ölümlerde azalmayı sağlamanın yanı sıra, iş ile okula devam sürelerindeki kayıpları önlüyor ve ilaç harcamalarını belirgin şekilde azaltıyor. Ancak aşılamanın yararlı olması için salgın başlamadan önce yani Eylül, Ekim ayları gibi yapılması gerekiyor.

Solunum yoluyla bulaşıyor

Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, gribe neden olan influenza virüsünün; hasta veya taşıyıcı kişilerin hapşırması ya da öksürmesi yoluyla kolaylıkla bulaşabildiğini söylüyor. Virüs bulaşmış ellerle temas etmek, öpüşmek, ortak eşyaları kullanmak da yine bu virüsün geçmesine neden olan faktörler arasında. Hasta kişilerden çevreye saçılan virüs parçacıklarının havada asılı kalabilme yeteneğine sahip olmasının bulaşıcılığı daha da artırdığına dikkat çeken Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, bu nedenle gribin ev, iş yeri, okul, kreş ve toplu taşıma araçları gibi kapalı mekanlarda çok kolay bulaştığını hatırlatıyor. Uzman Dr. Elif Hakko, korunma yollarını şöyle sıralıyor:

• Mevsime uygun giyinmeye özen gösterin
• Terli kalmamaya dikkat edin
• Bol sebze ve meyve tüketin
• Aşırı yorgunluk, alkol, sigara, az ve düzensiz uyku gibi vücut direncinizi düşüren ve kolayca hasta olmanızı sağlayan etkenlerden uzak durun
• Her gün en az 2 litre su için
• Ellerinizi sık sık yıkamayı ihmal etmeyin
• Havanın kurumasını önleyin, nemli olmasını sağlayın.

Grip antibiyotikle tedavi edilir mi?

Grip tedavisinde sıkça yapılan bir hatayı da gündeme getiren Dr. Elif Hakko, “Halk arasında antibiyotiklerin gribal enfeksiyon üzerinde etkili olduğu yönünde yanlış bir inanış var. Ancak antibiyotikler mikroplar üzerinde etkili oldukları için grip tedavisinde hiçbir yarar sağlamadıkları gibi zararlı etkilere de sahip olabilirler” diyor.

Griple ilgili hastalıklara dikkat

Dr. Elif Hakko, gribin ardından gelişebilecek tabloyu ise şöyle anlatıyor: “Grip, özellikle çocuklarda, 65 yaş üstündeki bireylerde, kronik hastalığı olanlarda ve bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde larenjit, farenjit, sinüzit ve orta kulak iltihabına dönüşebiliyor. Sonbahar ve kış aylarında çocuklarda görülen orta kulak iltihaplarının yaklaşık 30 – 35’inin nedeni olabiliyor. Daha da önemlisi; zatürree, menenjit, beyin ve kas iltihabı gibi yaşamı tehdit eden veya ölümle sonuçlanan hastalıklar da ortaya çıkabiliyor.”

Yatak istirahati önemli

Gribal enfeksiyonlarda yatak istirahatının yanısıra, gerektiği taktirde ateş düşürücü ilaçlar verilebiliyor, kas veya eklem ağrılarını gidermek amacıyla ağrı kesicilerden yararlanılıyor. Yeni çıkan bazı ilaçların da, ilk belirtilerin başlamasından sonraki 24 – 48 saat içerisinde alındığında, gribin daha kolay atlatılmasını sağladığını belirten Uzman Dr. Elif Hakko, bağışıklık sistemi güçlü olan birçok kişi için 5– 7 gün yatak istirahati ve bol sıvı alımının bile yeterli olabileceğini kaydediyor.

Dünyada kış aylarında iş kaybının yüzde 31’i grip yüzünden
Grip, sağlık sorunlarının yanı sıra çok yüksek maddi sonuçları da beraberinde getiriyor. Tüm dünyada, bir yıllık iş kaybının yüzde 12’sinden sorumlu tutuluyor. Kış mevsiminde bu oran yüzde 31’e kadar yükselebiliyor. Her yıl yüz binlerce kişinin gribe yakalanması, yüksek ilaç ve hastane harcamalarıyla sonuçlanıyor. Gribin mucizevi bir tedavisi olmadığını da düşünürsek, ne kadar ciddi bir sorun olduğunu görüyoruz.

Ekonomik vurgundan ucuz kurtulmak için ne yapmak gerekir bilmiyorum doğrusu. Ama gribe karşı tavsiyem, C vitamini takviyesi ve bol limonlu, terbiyeli, tavuk suyuna arpa veya tel şehriye çorbası. Sağlığınız daim, çorbanız bol olsun!