Türk Teknoloji Guru’larına New York Fırsatı

Posted March 19th, 2012 at 1:25 pm (UTC-5)
Leave a comment

Küreselleşme ile birlikte yeni teknoloji ve ürünlere erişim her zamankinden daha kolay hale gelince ülkelerin rekabet gücü arayışı da en hızlı ve en ucuz üretim sürecinden çok beyin gücüne odaklandı. Zira, önümüzdeki yıllarda ülkelerin kaderlerini belirleyecek unsur işgücünün çokluğu ya da azlığı değil, beyin gücünün varlığı ya da yokluğu olacak. Yani ne kadar çok yaratıcı olunursa, ne kadar çok ürün geliştirilirse ülkelerin rekabet şansı da o kadar artmış olacak.

Hangi ülke içinden birkaç Steve Jobs çıkarmayı ya da IPhone/IPad gibi çığır açacak yeni ürünleri icat edecek modern zaman mucitlerini istemez ki…

Bu yenilik arayışı Amerika’dan, Avrupa’ya, Asya’dan Afrika’ya her kıtaya salgın gibi yayılıyor. Yıllarca bilim ve teknolojiye öncülük eden Amerika, bu liderliğini korumak için yaratıcılığa sımsıkı sarılıyor. Kısa pantolonlarıyla sokaklarda haylazlık yapması beklenen 11-12 yaşlarındaki çocuklar, Beyaz Saray’a davet edilip, elleri ceplerinde, geliştirdikleri projeleri, fikir ve icatlarını büyük bir güvenle Başkan Obama’ya anlatıyor.

Başkan Yardımcısı Joe Biden da bu gençlerden feyz alarak teknoloji ve bilimde Amerika’nın liderlik konumuna hiç bir ülkenin erişemeyeceğini, hele hele hür düşünceyi yasaklayan Çin gibi baskıcı ülkelerin asla yaratıcı olamayacağını söylüyor.

Türkiye de rekabet gücünün artık yalnızca genç ve dinamik nüfus, ucuz işgücü ve coğrafi avantaja dayandırılamayacağının farkında. Bu yüzden de Türk üniversiteleri beyin göçü için bir cazibe merkezi olmayı umuyor, ülke dışındaki Türk akademisyenleri, araştırmacıları tersine beyin göçüyle Türkiye’ye yeniden çekmeyi umuyor.

Ama aynı zamanda Türkiye’deki mevcut beyin gücünü iyi değerlendirmek, yeni teknolojilere kaynak yaratmak da gerekiyor. Son zamanlarda Türkiye’de parası olanla-projesi olanı buluşturan, bir anlamda bu iki güç odağı arasında çöpçatanlık yapan süreç başladı ama belki daha fazlası gerekiyor… Mesela bu projelere küresel alanda da “doğru eşi” seçecek süreçler gerekiyor.

Aslında bu tür bir sürece gösterilecek örneklerden biri Amerika’nın Sesi’nden Barış Ornarlı’nın geçen haftaki haberinde yer alıyor.

Ornarlı’nın haberine göre, New York merkezli TürkTechNet (TTN) çiçeği burnunda Türk teknoloji şirketlerini Amerikalı yatırımcılarla buluşturmak üzere bir program başlatmış durumda.

New York Başkonsolosluğu’nun da desteklediği program çerçevesinde New York’a gelmeye hak kazanan Türk teknoloji guruları 21-24 Mayıs tarihleri arasında tam bir eğitim kampına alınacak. Kampta katılımcılara, ürünlerine finansman bulma yolları öğretilecek ardından da Amerikalı yatırımcılara geliştirdikleri ürün veya teknolojileri anlatma fırsatı verilecek. Bu sunumlar sonrasında ürünü beğenilen Türk teknoloji firmaları istedikleri sermayeye ulaşmış olacaklar. Üstelik bu tür bir fırsat için tek para ödemeleri de gerekmiyor. Yolculuk dahil bir haftalık tüm konaklama masrafları TürkTechNet tarafından karşılanıyor.

TürkTechNet’ın eğitim kampı için başvurular 30 Mart günü sona eriyor. Türkiye’de çiçeği burnunda teknoloji şirketi olanlar ve kendilerine bu konuda güvenenler için başvuru koşulları ile ilgili linki’ veriyor, bu tür fırsatların sayıca çok daha fazlalaşmasını diliyorum.

Melek, meslek yaşamına yazılı basında başladı. Haftalık Barometre gazetesinde muhabir ve Management-Marketing sayfa editörü olarak çalıştıktan sonra 1990’lı yılların başında aynı gazetenin Yazı İşleri Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. Meslek yaşamına kısa bir ara verip İngiliz Kraliyet bursuyla City University London’da gazetecilik eğitimi aldı. 1994 yılında Amerika’ya yerleşmeden önce Hürriyet gazetesinde çalıştı. Meslek yaşamına halen Internet, radyo ve televizyon yayıncılığı yapan Amerika’nın Sesi’nde devam ediyor. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu olan Melek, yüksek lisans derecesini 2002 yılında tamamladığı George Washington Üniversitesi MBA programından aldı.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Melek Çağlar

Melek, meslek yaşamına yazılı basında başladı. Haftalık Barometre gazetesinde muhabir ve Management-Marketing sayfa editörü olarak çalıştıktan sonra 1990’lı yılların başında aynı gazetenin Yazı İşleri Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı.

Meslek yaşamına kısa bir ara verip İngiliz Kraliyet bursuyla City University London’da gazetecilik eğitimi aldı. 1994 yılında Amerika’ya yerleşmeden önce Hürriyet gazetesinde çalıştı. Meslek yaşamına halen Internet, radyo ve televizyon yayıncılığı yapan Amerika’nın Sesi’nde devam ediyor.

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu olan Melek, yüksek lisans derecesini 2002 yılında tamamladığı George Washington Üniversitesi MBA programından aldı.

YENİ EKONOMİ HAKKINDA

Washington'da alınan siyasi kararları, New York'ta piyasalara yön veren hareketleri ve 50 eyalette sıradan insanların yaşadığı ekonomik gerçekleri ‘Yeni Ekonomi’ farklı bir bakış açısıyla okuyucularına sunuyor.

Yeni girişim ve girişimciler, hız kazanan trend'ler, uzman değerlendirmeleri, araştırmalar, sayısal veriler, kısacası Amerikan ekonomisinin performansına dair tüm sağlıklı bilgiler ‘Yeni Ekonomi’de.

‘Yeni Ekonomi’, ilgi duyanların takip etmekten sıkılmayacağı yeni ekonomik normların ‘yol haritasını’ çıkarıyor.

Yahoo! Ekonomi

Archives