Foreign Policy dergisi tarafından, 2012’de Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile birlikte “100 Küresel Düşünür” listesine alınan Daron Acemoğlu, demokratikleşmenin, sadece ekonomik ilerlemeyle değil, siyasi ve ekonomik kurumların toplumun tüm kesimlerini kapsayan, bunların çıkarlarını da gözeten bir yapıda olması halinde mümkün olabileceğini savunan bir ekonomist. Acemoğlu bu görüşünü de “Why Nations Fail? – Ülkeler Neden Çöker: İktidar, Refah ve Yoksulluğun Kaynağı” adlı kitabında örnekleriyle açıklıyor.
Acemoğlu, 6 Haziran günü New York Times gazetesinde yayınlanan “Kalkınma Türkiye’de Demokrasi’yi Güvence Altına Almıyor” başlıklı makalesinde de işte bu görüşten hareketle Gezi Parkı protestoları ışığında Türkiye’yi değerlendiriyor.
Ne diyor Acemoğlu, “Son yıllarda Batılı ülkelerde, özellikle de Washington’da, AKP’nin ekonomik başarıları nedeniyle Türk demokrasisine umutla bakılıyordu. Bu iyimserler, Türk demokrasisindeki aksaklıklara rağmen, refah arttıkça demokrasinin de güçleneceği inancını paylaşıyordu. Bu çevreler, ‘Türkiye, 11 yıldır istikrarlı biçimde büyüyor, bu durumda biraz daha sabretmek yeterli olur,’ diyordu. Ancak hızla büyüyen ülkeler demokratikleşmede aynı eğilimi göstermiyor,” görüşünü savunuyor.
“Gösterilere sert biçimde müdahale edilmesinden önce Türkiye’nin gelişmiş bir demokrasi olacağı iddiası zedelenmişti” görüşünü de savunuyor. Bunun nedenlerini de şöyle sıralıyor: “AKP gücünü artırdıkça, muhalefete giderek daha az hoşgörüyle bakılır oldu. Yargı bağımsızlığını kaybetti, hükümete karşı çıkan subaylar ve gazeteciler, adil biçimde yargılanmadan hapse atıldı.”
Acemoğlu “Son olaylarda parti içinden, Gül’ün çağrısı hariç, Erdoğan’a muhalefet eden olmadı,” derken ana muhalefet partisi CHP’nin de hala geçmişte saplı kalmaktan kurtulamadığı tespitinde bulunuyor.
Acemoğlu, “Demokrasi sadece oy kullanmak değildir” diyor ve “Polisin sert müdahalesine rağmen sokaklara dökülen halk, demokrasinin Türkiye’de belki artık olgunlaşmaya başladığını gösteriyor,” diyor.
Çünkü, Acemoğlu’na göre, bu haftaki gösteriler hükümeti devirmekten uzak ama sembolik açıdan önemi büyük.
Acemoğlu’nun kaygı duyduğu konu ise “Buradaki önemli tehlike AKP’nin bu gösterileri kullanıp halkı daha da kutuplaştırma ihtimali”.
Acemoğlu, “Olayları dönüm noktasına dönüştüren, halkın hoşnutsuzluğunun, Türk medyası gözardı etmeye devam etse de, artık açıkça ortada olduğudur,” diyor ve yazısını “Cin şişeden çıktı, ne bu cin ne de Türk demokrasisi artık geriye itilebilir,” diyerek noktalıyor. Türkçe uyarlamasıyla ok yaydan çıktı diyor Acemoğlu…