Mekân New Mexico eyaleti. Başkent Santa Fe’den yaklaşık 50 km kuzeydeki Taos’a gidiyorum. Taos hem kayak merkezi, hem de eski bir Navaho köyüyle ünlü. Plan ikisini de görmek. Özellikle Navaho yerlilerinin eski pueblosunu.
Küçük Kızıderili köylerini (pueblo) ve evlerini (hacienda) görmek için anayoldan değil de tali yoldan gidiyorum. Dar virajlı bir yol. .
Kısa bir süre sonra anayoldan gitmediğime pişman oldum. Çünkü hem başım döndü hem de köy-möy görmedim.
Sadece Truças (Truchas) adlı küçük bir kentten geçerken yolun sağında bir mezarlık dikkatimi çekti.
Mezarlıktan ziyade tek bir mezar. Mezar olmasına mezar da içinde iki motosiklet var.
Yıllarca önce oldukça ciddi bir trafik kazası geçirmiş eski bir motorcu olarak, ki grubumuz “Laz Angels” olarak bilinirdi, çok üzüldüm. İçim parçalandı. Kazayı merak ettim. İkisi birden öldüğüne göre muhtemelen aynı şeritte gidiyorlardı. Sohbet için iyi ama çok tehlikeli. Belki bilmezsiniz iki motorun gürültüsüne rağmen çok güzel sohbet edilir yolda. Mühendis falan değilim ama belki egzoslar arkada olduğundan gürültü de egzoz gazı gibi arkaya gidiyor. Neyse konuyu dağıtmayalım.
Mezarda birinin adı yazılıydı ama diğerini çıkaramadım. “1962 Martin Brito 1988.” Kimdi acaba bu Mr. Brito?
Taos kentine kadar mezardaki ikinci kişinin kimliğini ve kazayı merak edip durdum. Kentte internet bağlantısı bulunca bilgisayarımı açıp “Martin Brito, motorcycle, accident, cemetery” yani “Martin Brito, motosiklet, kaza, mezarlık” yazdım ve tuşa bastım. Hemen karşıma: “Buried Treasures: Famous and Unusual Gravesites in New Mexico History” diye bir kitap çıktı. Richard Melzer adlı bir Amerikalı üşenmeyip eyaletteki tüm mezarlıkları tek tek gezip ilginç bulduklarını “Gömülü Hazineler: New Mexico Tarihinde Farklı Mezarlar” adı altında derlemiş. Kitabin 330. sayfasında da mezarın resmi var.
İlk cümlesinde “Martin Brito motosikletini çok severdi ama…
“Martin Brito motosikletini çok severdi ama onun üzerine ölmedi” yazıyor. . Eee? Nasıl öldü?
Efendim Martin Brito motosiklet hastasıymış ve motorunu çok severmiş. Truçaslı genç yoksulluğuna rağmen cocuklara ağabeylik yapmaktan da hoşlanırmış. Onları kent civarındaki dağlarda bazen yürüyüşe, bazen kamp yapmaya götürür, çeşitli şaklabanlıklarla canlarının sıkılmasını önlermiş. Bu yürüyüşlerden birinde çok iyi bildiği bir dağın tepesine herkesten önce çıkıp ayağı kaydı numarası yapmış. Çocuklar uçuruma düştü sansın diye.. Planı, uçurumun çocukların görmediği tarafında, tepenin hemen altındaki küçük bir yerde birkaç dakika gizlenip sonra tekrar geri çıkmak.
Ama numara yapayım derken cidden dengesini yitirmiş ve uçurumdan aşağı yuvarlanıp ölmüş. 26 yaşındaymış. Cüzdanından sadece iki motosikletinin resimleri, cebinden kontak anahtarlarıı çıkmış. Kent halkı acımış, Mezarına iki motosiklet yaptırmış.
Kıssadan hisse: Amerika’da içinde motosikletli mezar görürseniz, müteveffa ( toprağı bol olsun) trafik kazasında öldü anlamına gelmiyor..
One response to “Motosikletli Mezar”
Mehmet Bey,
Yazınız çok keyifli ama görüyorum ki motosiklet tutkunlarını korkutma çabanız dinmeden sürüyor:) Şaka bir yana, o rüzgarı yüzüne yiyen bir daha adam olmaz biliyorsunuz. Böyle düşünenler
//blogs.voanews.com/turkish/selin/
adresine de takılabilirler ara sıra 🙂