Dünyanın en büyük 300 büyük kenti, tüm dünya nüfusunun %20’sini barındırıyor ve bu şehirler küresel ekonominin neredeyse yarısını oluşturuyor. Büyük kentlerin dünya ekonomisindeki bu güçlü konumundan hareket eden Brookings Enstitüsü, mega kentler arasında en hızlı büyüyen ilk 10’unu belirledi.
İşte merkezi Washington’da bulunan Enstitü’nün geçtiğimiz ay yayınladığı dünyanın en hızlı büyüyen 10 mega şehri sırlamasında Çin ve Türkiye, dörder şehirle sıralamada göz doldurdu.
Türkiye’den İzmir, İstanbul, Ankara ve Bursa büyüme konusundaki performanslarıyla sıralamada yer alan mega şehirler oldu.
Araştırmada, Türkiye’deki kentlerin altyapı ve inşaat projelerindeki ciddi artış nedeniyle sıralamada üst basamaklara çıktıkları vurgulanırken, doğru makroekonomik politika ve güçlenen endüstriyel yapının da etkili olduğunun altı çizildi.
Ankara’da hala devletin ekonominin bel kemiğini oluşturmasına rağmen, imalatın yıllık bazda büyük artış gösterdiği de raporda dikkat çekilen unsurlar arasındaydı. Raporda, Ankara’da havacılık ve savunma sanayi şirketlerinin ağırlıklı rol oynadığı da özellikle vurgulanıyor.
Brookings uzmanları, Bursa’yı seçerken de kentin ulusal endüstrinin %60’ını oluşturan otomotiv sanayiinin hala kalbi durumunda olmasını ve Fiat, Renault gibi yabancı oto şirketlerinin tercih etmiş olmasını dikkate almış görünüyor.
İstanbul’un en hızlı büyüyen mega kentler sıralamasına alınmasındaki temel etkenleri ise Brookings uzmanları şöyle açıklıyor: “Türkiye’nin ekonomik ve kültür merkezi olan İstanbul imalat, hizmet, ticaret ve turizm sektörlerinde geniş ve güçlü bir yelpazeye sahip.”
Brookings uzmanları, İstanbul ekonomisinin tüm Türkiye ekonomisinin dörtte birini oluşturduğuna da dikkat çekiyor.
İzmir de Brookings’in en hızlı büyüyen mega şehirleri sıralamasında. 17. Yüzyıl’dan bu yana deniz ticaretinin önemli bir merkezi olan kentin, özellikle sanayi bölgeleri uygulamasıyla ekonomik gücünün daha da arttığı vurgusu yapılıyor, raporda.
Brookings uzmanları, geçen yılki sıralamada istihdam artışındaki hızla ilk basamakta yer alan İzmir’in, 2009 ila 2014 yılları arasındaki istihdam artış oranıyla da ikinci basamakta uzun süreli bir başarı gösterdiğine dikkat çekiyor.
Raporda, başarı ölçüsü olarak kişi başına düşen gelir ve istihdam artışı iki ana unsur olarak öne çıkıyor. Bu nedenle bazı çevreler bu sıralamanın sağlıklı olmadığı görüşünü de taşıyor. Ücretler, konut, altyapı, sağlık hizmetleri ve eğitim gibi kriterlerin de değerlendirildiği bir sıralamanın daha doğru olacağı vurgulanıyor.