Amerika’nın First Lady’si Michelle Obama, son zamanlarda kendisi hakkında izinsiz yazılan bir kitaba tepkili ve kitabı okumayacağını söylüyor. Belli ki yazılanlardan memnun değil ve canı bayağı sıkkın. Ama Amerika’nın en iyi okullarında okumuş, yıllarca başarıyla avukatlık yapmış olan Michelle Obama öyle Beyaz Saray’da oturup “niye hakkımda olmadık şeyler yazıyorlar” diye düşünüp üzülecek bir kadın değil. Üzülüyorsa da bunu belli edecek bir insan değil. Geçtiğimiz günlerde kızları Malia ve Sasha’yla birlikte izleyip çok beğendikleri bir televizyon programına konuk oldu Michelle Obama ve dans edip şarkı söyledi. iCarly adlı bu çocuk programı (teen sitcom) Amerika’da Nickelodeon televizyon kanalında beş yıldır yayınlanıyor. Amerika’da ve tüm dünyada milyonlarca izleyicisi olan ve yılda 20-26 bölüm olarak yayınlanan programda Carly adlı bir lise öğrencisiyle arkadaşlarının sorunları, sevinçleri, çözümleri ekrana geliyor. Dizi program aynı zamanda interneti karakterlerin arkadaşları ve aileleriyle iletişim aracı olarak kullanan bir yapıya sahip. Carly’nin önündeki “i” harfi de interneti temsil ediyor.
Benim için işin birkaç ilginç yanı var. Bu kez dizi çekimi, Washington yakınlarındaki Hayfield Lisesi’nde yapıldı. Hayfield bize komşu okul, bu bir. İkincisi Michelle Obama da çekime bu okulda öğrencilerin arasında, onlarla el sıkışıp kucaklaşarak katıldı, sahneye çıktı, öğrencilerin sorularını yanıtladı. Üçüncü ve en önemli neden de yeğenimin de “First Lady” ile kucaklaşanlar arasında olması. Tabii haberi önce onlardan aldım! İlerde hangi partiyi destekler bilmem ama, Amerika’nın ilk Afrika kökenli başkanı olan Demokrat Barack Obama’nın eşi, ilk siyah “First Lady”si Michelle Obama’yla karşılaşmasının heyecanını hayatı boyunca unutmayacağından eminim. Michelle Obama’nın Hayfield’ı seçmesinin önemli bir nedeni var. iCarly dizisinin bu bölümü subay ailelerinin çocuklarına ayrılmıştı. Hayfield, bu bölgede en çok subay çocuğunun devam ettiği okul. Bu bölümün adı “iMeet The First Lady”. Programın baş karakteri Carly, bu bölümde görevi nedeniyle ABD dışında bulunan ve subay olan babasının doğumgününde ona ulaşamadığı için üzgündür ama çeşitli sürprizlerle internet sayesinde babasına görüntülü mesaj göndermeyi başarınca keyfi yerine gelir. Duygusal olduğu kadar hareketli bir bölüm. Bence fazla söze gerek yok, en iyisi videoyu izleyin ve Michelle Obama’yla iCarly televizyon ekibinin Hayfield Lisesi’nde nasıl bir heyecan yarattığına tanık olun.
Merak edenler için iCarly’nin internet sitesi:
MICHELLE OBAMA HAKKINDA 50 GERÇEK
1. Takma adı ‘Miche’.
2. Eşi ona ‘Kayam’ (My Rock) diyor.
3. Babası, Chicago su arıtma tesisinin kazan dairesinde çalışıyordu.
4. Tek odalı bir evde büyüdü. Ağabeyi Craig’le birlikte, gece ortasına bir paravan çektikleri oturma odasında yatıyordu.
5. Ağabeyi ve Michelle ilkokula bir sınıf atlayarak 2. sınıftan başladı.
6. Küçükken en sevdiği oyuncağı ‘Easy-Bake’ adlı küçük fırınıydı.
7. Lisede, öğrenci konseyinin muhasebe işlerinden sorumluydu.
8. Çocukluğunda uzun saatler boyunca piyano çalardı, bu nedenle çevresindekiler artık durması gerektiğini söylemişti.
9. İyi bir sporcu olmasına rağmen, rekabet gerektiren sporlardan kaçınırdı, çünkü kaybetmeye tahammülü yoktu.
10. 20li yaşlarındayken babası, multipl skeleroz hastalığı nedeniyle hayatını kaybetti.
11. Çocukluğunu geçirdiği Chicago kentinde sadece devlet okullarında eğitimini sürdürdü.
12. Yaz dönemi için işe başladığı hukuk firmasında Obama’nın danışmanı olarak atandı.
13. Barack hakkındaki ilk izlenimleri pek iyi değildi. Avukatlık bürosu rehberinde fotoğrafını gördüğünde, burnunun çok büyük olduğunu düşünmüştü.
14. Barack’ın ilk buluşma davetini, uygun olmayacağını söylerek reddetti.
15. Babası ve ağabeyi ona her zaman basket sahasında bir insan hakkında çok fazla şey öğrenebileceğini söylerlerdi; bu yüzden de Barack’ın teklifini kabul etmeden önce ağabeyine onu basketbol sahasına götürüp götüremeyeceğini sordu.
16. Üniversite tezi, ‘Princeton Mezunu Siyahlar ve Siyah Toplumu’ydu.
17. Barack, evlenme teklifini Chicago’da gittikleri restoranda otururken ısmarladıkları tatlının içerisine gizlediği yüzükle yaptı.
18. Düğünlerindeki ilk dansları, Nat King Cole’un söylediği ‘Unforgetteable’ şarkısı eşliğindeydi.
19. Sınıf arkadaşı olan Jesse Jackson’ın kızı Santita Jackson, düğünlerinde şarkı söyledi.
20. İş arkadaşları onu çalışırken tam bir ‘gladyatör’e benzetirdi.
21. Dar giysilerden nefret ediyor zira böyle kıyafetleri giymenin ‘acı verici’ olduğunu düşünüyor.
22. Obama’nın siyasi arenada çıkış yapmasını sağlayan 2004’teki Demokrat Parti Kurultayı’nda, eşine konuşmasını yapmak üzere sahneye çıkmadan önce ‘Berbat etme yeter, ahbap’ dedi.
23. The Dich Van Dyke Show’unun tekrar bölümlerini izlemeyi ihmal etmiyor.
24. Kahvaltıda meyve, yumurta ve jambon yemeyi seviyor.
25. Princeton Üniversitesi’ne gittiği dönemde, öğretmenlerin Fransızca’yı doğru düzgün öğretemediğini söylerdi.
MICHELLE OBAMA HAKKINDA 50 GERÇEK
26. Chicago’nun kara kışında eşine yürüyüş yaparken eşlik etmekten hoşlanmıyor.
27. Chicago Üniversitesi’nde bir dönem dekan yardımcılığı yaptı.
28. İlk buluşmalarında Barack onu, yönetmen Spike Lee’nin ‘Do The Right Thing’ adlı filminin Harlem’deki setine götürdü.
29. Ağabeyi Craig Robinson, Oregon Devlet Üniversitesi’nde basketbol koçluğu yapıyor.
30. Princeton’da sosyolojiye yoğunlaştı. Harvard’tan hukuk eğitimi aldı.
31. Bir dönem Chicago Belediyesi’nin planlama ve geliştirme ofisinde de çalıştı.
32. Uzak kaldıklarında Barack’la temas halinde kalabilmek için web kamerası kullanıyor.
33. Kocasına sık sık, en sevdiği yemek olan karidesli makarna pişiriyor.
34. Eşinin seçim kampanyası süresince konuşma metinlerini kendisi yazdı.
35. Eşine başkan olması halinde sigarayı bırakacağına dair söz verdi.
36. Üçüncü bir çocuk yapmayı düşünmüyor.
37. Liseden ikincilikle mezun oldu.
38. Eşinin seçim kampanyasını destekleyebilmek için Chicago Üniversite Hastanesi’ndeki işinden ve 6 haneli maaşından vazgeçti.
39. Evde genelde sofrayı Barack hazırlıyor.
40. Chicago Üniversitesi kamu ve dış ilişkiler kurulunda başkan yardımcısı olduğu dönemde, hastanenin gönüllü sayısını yüzde beş yüz oranında artırdı.
41. Chicago Üniversite Hastanesi’ndeki işi dışında, birçok kamu kuruluşunda da çalıştı.
42. Düzenlediği kampanya toplantılarına her zaman binden fazla insanı toplamayı başarmış.
43. Açılış törenindeki kıyafetini, Amerikalı tasarımcı Isabel Toledo, yeşil eldivenlerini J.Crew, ayakkabılarını ise Jimmy Choo tasarladı.
44. Eşi senatör seçildikten sonra, Washington’a taşınmak yerine çocuklarıyla Chicago’da kalmayı tercih etti.
45. Büyük büyük babası Jim Robinson, İç savaştan önce Güney Carolina’da köleydi.
46. Hillary Clinton ve Laura Bush’la birlikte, lisansüstü eğitim alan 3 First Lady’den birisi.
47. Açılış törenininden sonra 24 saatten kısa bir sürede, Michelle’nin elbisesinin taklitleri hazırlanmaya başladı. Elbiselerin birkaç hafta içerisinde 99 ile 400 dolar arası fiyatlardan satışa çıkacağı belirtiliyor.
48. 1 metre 80 santimlik boyuyla Eleanor Roosevelt’in ardından en uzun First Lady unvanına sahip.
49. Gizli servis ajanlarının kendisine verdiği kod adı ‘Rönesans’.
50. ‘The Brady Brunch’ın her bölümünü hafızasına kazıyor.
bu bilgileri bulmam kolay olmadı. amerikada yayın yapan bir türkçe siteden buldum. blogun kousuna dair bir şeyler bulamadıgım için bu kısa yol olan kopayala yapıştır formülünü tercih ettim.
saygı ve sevgilerimle.
not: sayın başkan baracak obama ile türkiye ziyaretine neden gelmedigini merak ediyorum. halbuki görmeye deger bütün güzellikleri görmekten mahrum kaldı. hadi hayırlısı seçimden zaferle çıktıklarından sonraki türkiye ziyaretinde onu ülkemizde görmek isteriz.
Doğrusu bu kadar bilgiyi birarada hiç görmemiştim. Eminim Michelle Obama da görse etkilenirdi. Türkiye konusunda haklısınız. Umarım Başkan Obama bir daha Türkiye’ye giderse eşini ve kızlarını da götürür. Türkiye’yi çok beğeneceklerinden hiç kuşkum yok. Yazdığınız için çok teşekkürler. Takviminizi alınca yazarsanız sevinirim. Kendinize iyi bakın.
tamda bunu arıyordum klavyenize sağlık (:
Rica ederim. Yazdığınız için teşekkürler. Her zaman yorumlarınızı beklerim.
Beğendiğinize sevindim. Her zaman görüşlerinizi, eleştirilerinizi beklerim. En iyi dilekler.
çok teşekkürler bu güzel yazı için
Beğendiğinize sevindim. Çok teşekkürler. Umarım okumaya devam edersiniz. Yorumlarınızı her zaman bekliyorum. Herşey gönlünüzce olsun!