Amerika, Standard & Poors’un gözünde ilk kez negatif görünüm verdi. Derecelendirme kuruluşunun 18 Nisan günü açıkladığı karar, borsalarda ilk anda 200 puanlık düşüşe, altında ise rekor yükselişe neden oldu.
Aynı kararda Amerika’nın “AAA” olan kredi notu ise değişmedi.
Standard & Poors’un Amerika’nın görünümünü negatife çevirmesi aslında bir uyarı ateşi. Kuruluş, eğer iki sene içerisinde harcına-borcuna çeki düzen vermezsen, kredi notunu aşağı çekerim diyor. Bunun için de %33 ihtimal veriyor.
Aslında kuruluş Amerika’nın ekonomik performansından memnun. Karnesine değerlendirme notlarını düşerken “Gelirin yüksek, ekonomik faaliyetlerin hem çok çeşitli, hem de esnek. Büyümeyi de enflasyonu tetiklemeden sürdürüyorsun, aferin” diyor.
Sonrasında ise söze “Ama…” ile devam ediyor.
İşte “ama”yla başlayan bölümde konu borca- harca geliyor. Standard & Poors, “Herşey iyi hoş ama artan bütçe açıkları, borçlar iki yıla varmaz, seni al aşağı eder, aman dikkat,” diyor.
S&P, “Bütçe açıkların 2009 yılında ulusal gelirin %11’ine ulaşmış. Hatırlarsan önceki altı yılda bunun ortalaması %2 ila %5 arasındaydı,” diye de not düşüyor.
Hem Standard & Poors’a göre sorun sadece borcun-harcın çok olması da değil… Bu soruna nasıl çözüm bulunacağının açıklık kazanmaması…
Gerçi Cumhuriyetçiler adına Paul Ryan ve arkasından Başkan Obama çözüm için kendi planlarını Nisan ayı içinde sunmuşlardı. Bu açıklamalarda Ryan 10 yılda, Obama ise 12 yılda 4 trilyon Dolarlık tasarruf vaat etmişlerdi.
Ama Standard & Poors pek ikna olmamış görünüyor.
Kuruluş “Açıklar azaltılmalı ama politikacılar ortak bir zeminde anlaşıp da bu yönde hareket edemiyor. Zaten bütçe planlarının uygulamaya konması hem çok zaman alacak hem de belki ileride başka politikacılar iş başına gelirse bir kenara atılacak,” diyor.
Derecelendirme kuruluşu, borçlanma tavanının yükseltilmesi için Hazine’nin yaptığı çağrıya Kongre’nin mesafeli yaklaşmasından; “Hükümet harcamaları kısacak anlamlı mali reformlar yapsın, biz de o zaman duruma bakarız” şeklinde koşullar koymasından da endişelenmiş anlaşılan. Çünkü görünümün durağandan negatife çevrilmesinde bu da, bir faktör olarak sıralanıyor.
Aslında borç tavanı tartışması 1996 yılında da Moody’s derecelendirme kuruluşunu kaygılandırmıştı. Moody’s, o yılın Ocak ayında Kongre liderleri borç tavanını yükseltmeyi reddedince Amerika hakkında uyarı çıkarmış ve durum düzelmezse kredi notunu düşürebileceğini bildirmişti. Kongre daha sonra tavanı yükseltince de bu uyarı hemen geri çekilmişti.
Şimdi Standard & Poors’un genel görünümü negatife çevirmesinden sonra Kongre liderleri aynı 1996 yılında olduğu gibi borçlanma limitini yükseltecek mi yakında göreceğiz.
Maliye Bakanı’nın yardımcılarından Mary Miller’in S&P kararından hemen sonra yaptığı açıklamada sanki bunun işaretini veriyor.
Miller, “Derecelendirme kuruluşu, liderlerimizin, Amerika’nın karşısına çıkan zor zamanlarda nasıl da kenetlenebildiğini dikkate almış gibi görünmüyor,” diyor.
2 responses to “S&P Amerika’yı Neden ‘Negatif’ Gördü?”
yazıyı dikkatle okudum. derecelendirme kuruluşu kendi görme ve analiz etme olanaklarına göre haklı olabilir. belkide bir uyarı yapmka istemiş olabilir. belkide bunun başkan ve amerikan kongresine olumlu yansımaları olacak ve önlemler alınmasına neden olacak. derecelendirme kuruluşu bir dost gibi olmuş.
bizim ülkemizde dost acı konuşur diye bir deyim var. bu olayda dost sadece acı konuşmuş. benim rüyalarımın amerikası için. amerika kendi için oldugu kadar dünya ekonomisi içinde bir motor görevini
üstlenmekte ve rolünü son krize kadar mükemmel olarak yaptı. ama artık amerika başkan obama nın
yakın zamanda dünya verdigi mesaj gibi. artık ekonomilerinizi amerikaya ihracat gibi bir sistemle yapılmasını görmek istemiyoruz gibi bir sözü oldu. seçenekleri başkan obama nın iyi bildigine eminim.
bu yönde önlemler gelecegine eminim. derecelendirme kuruluşu bu sözü hiç ortaya getirmiyor. neden.
hani nerede amerikaya ihracat yaparak ayakta duran ekonomilerin notlarını düşürmesi olayı. malesef yok
işte şimdi eleştiriye başlayacagım. kardeşim. kendine daha akıllı ve zekalı analizciler bul. rüyalarımın amerikası ile dalga geçemezsin. haddini bil. amerikanın dünya genelindeki agırlıgını hesaplamak buna yeterde artar bile. ben derecelendirme kuruluşuna katılmıyor ve dangalakların tesbitine inanmıyorum.
bende derecelendirme kuruluşunun bir dostuyum ve acı konuştum. türk sözü dost acı konuşur. diyorum.
bize bu blog ta düşünce ve tepitlerimize olanak verdigi için amerikanın sesi ve melegine çok teşekür ediyorum. yazılarınızı merakla bekleyecegim ve takip etmeye çalışacagım. saygılar ve sevgiler.
Acı konuşan bir dost olarak içinizdeki görüşleri paylaştığınız için teşekkür ediyorum. Derecelendirme kuruluşu da aslında tam sizin gibi yapıyor ve “dost acı söyler” diyerek Amerika’ya kendine çeki düzen vermesi, mali disiplini sağlaması konusunda tatlı-sert bir uyarıda bulunuyor.