Washingtonlular yıl boyunca sık sık haftasonlarına birkaç gün ekleyerek kısa tatillere çıkmayı tercih ederler. Yazın uzun tatillere çıkmak sanırım daha çok göçmenlere özgü. Örneğin Türkler yıl boyunca izinlerini biriktirip yaz aylarında Türkiye’ye gidip ailelerini görmenin, güzel bir tatil yapmanın hayalini kurarlar. Oysa Amerikalılar’ın çoğu Noel’de veya okulların sömestir tatillerinde ya da Paskalya Yortusu’nda seyahat etmeyi tercih eder. Amerika’nın birçok bölgesi geçtiğimiz kış şiddetli hava koşullarının etkisi altında kaldı. Ardı arkası kesilmeyen fırtınalar, sel felaketleri, hortumlar yaza olan özlemi arttırdı, herkes tatile odaklandı. Washington’da yaz ayları aşırı sıcak geçiyor. Bugünlerde ABD başkenti adeta yanıyor! Bizim gibi çeşitli nedenlerle izne çıkamayanlar bir yandan Türkiye hayali kurarken bir yandan da birkaç günü biraraya getirip nereye gidebilirim diye düşünüyor. Amerika’nın deniz kıyısındaki ilk sayfiye yerinin kurulduğu New Jersey eyaletinin Cape May kasabası, kısa tatiller için ideal bir mekan.
Nüfusu 4 bin olan, yaz aylarındaysa ziyaretçi sayısı 50 bine çıkan Cape May, Delaware Körfezi’nin ağzına doğru uzanan ince bir yarımadanın tam ucunda. Bir zamanlar Delaware Nehri’nden Philadelphia’ya giden gemiler, körfezdeki akıntıları çok iyi bilen usta kılavuz kaptanları almak için Cape May’e uğrardı. Birçok kaptan da Cape May’i görüp çok beğendikten sonra buraya yerleşmiş.
Amerika’nın bu ilk sahil kasabası giderek güneyli zengin toprak sahipleri için de yaz aylarını geçirdikleri popüler bir yer haline geldi. Cape May’de güneyin tarzını yansıtan kolonlu malikaneler o dönemde inşa edildi. Cape May’de İngiliz Viktoria tarzı ihtişamlı evlere ve eski ve büyük otel binalarına da rastlamak mümkün.
Cape May dünyanın 19’uncu yüzyıl sonu mimarisini yansıtan en fazla yapıya sahip kenti. Cape May’de Viktoria tarzı evleri İngiltere’deki kent ve kasabalardakilerden daha fazla görmek mümkün.
Cape May evleri ayrıca rengarenk ahşap süslemeleriyle de ünlü. 19’uncu yüzyıl sonunda ‘dekorasyon dahil herşeyi dekore edin’ sözünden yola çıkarak çok sayıda ev bu tarz süslemelerle bezenmiş. Cape May’deki bu güzellikler kasırga gibi doğal afetlerden, yangınlardan ve ekonomik darboğazdan şans eseri zarar görmemiş şimdiye kadar. Cape May ayrıca Amerika’da ilk kez ‘tarihi mahal’ olarak koruma altına alınan ilk tatil kenti.
Sakin bir tatil istiyorsanız, uzun yürüyüşler, küçük güzel lokantalar, geniş bir kumsal, faytonlar, renkli, masalsı güzel binalar, kimsenin kimseyi rahatsız etmediği ve herkesin birbirine karşı çok kibar davrandığı bir ortam ve Washington’a üç dört saat mesafede bir yer arıyorsanız, üstelik arabanızı da alarak seyahatin bir bölümünü feribotla yapmak hoşunuza gidecekse Cape May ideal derim. (Fotoğraflar: Christina Polat)
hülya abla gerçekten çok güzel bir sunum. açıklama ve bilgilendirmeler harika olmuş. anladıgım kadarı gözde bir yer. koruma altına alınması ise işin diger bir yönü. amerikanın renklerine şahit olmak beni mutlu kılmaktadır. rengarenk görüntülerin insanı büyülemesi ise sanırım normal bir algılama olarak kalıyor. valla amerikayı gezmeye ve yaşamaya karar verseniz sanırım bir ömür yetmez. dünya turumu amerika turumu hangisini tercih ediyorsunuz deseler benim tercihim amerikadan yana olur büyük bir ihtimalle. bu resimler beni maine den sogutur diye fazla bakmak istemedim. mehmet bey maine sunumunu hala vizyona sürmedi. hala bekliyorum. olsun beklerim. umarım yakında bunu görme imkanım olur.
bana bu imkanı veren amerikanın sesi ve hülya ablasına çok teşekür ediyorum. kurumsal ve mesleki hayatınızda size başarılar diliyorum. saygı ve sevgilerimle.
Beğendiğinize sevindim. Ben geçen yıl gitmiştim, bu yıl daha tatil görünmüyor ufukta! Hoş bir yer. Evler gerçekten maket gibi, rengarenk ve tertemiz, yepyeni boyalı. İnsanın içini ferahlatıyor. Deniz tabii Türkiye’deki gibi değil. Yüzmek zor. Ama kumsal geniş ve güzel. Umarim günün birinde Amerika’yı görme imkanınız olur. Yorumlarınızı her zaman beklerim.
Anlasilan bu (Mehmet Ilhan in) Blog stili cok tutulmus olmali ki, giderek tum blogculariniz o stili kullanir oldular…
Merhaba Harun Bey, hepimiz birbirinden çok farklı ve ilginç bulacağınızı umduğumuz konulara değiniyor ve yazılarımızı resim ve videolarla renklendiriyoruz. Bloglar arasında fazla bir benzerlik olduğunu düşünmüyorum. Siz hangi konularla ilgileniyorsunuz? Yazarsanız o konulara da belki değinmek mümkün olur. Görüşünüzü yazdığınız için teşekkürler.
Muhtesem bir paylasim tebrik ederim.
Beğendiğinize memnun oldum. Teşekkürler.
Yazı için teşekkürler. Çok faydalı bir paylaşım olmuş.
Beğendiğinize sevindim. Yorumlarınızı her zaman bekliyorum. Cok teşekkürler.